Ömrümün Son Ayrılığı.

Saçmaydı...
Bir ayrılığın ilk gününde düş kırıklığına oturmak,çok erken kalıyordu düşününce süresini. Süresiz olunca süresi, siyahın tonlarını zorlamaya bile gerek yoktu.Ömrümün kalanı'ndan bana kalan ömürlük ayrılık,çok hüzün tükettirirdi günlere. Sil sil bitmez yazma şekli, okuma halini alırdı sayfalarda.
Zaman çoktu ve yeterdi üzülmeye...


Bir ayrılığın ilk günü: Herkes nesne,nesneler gereksiz,diyaloglar formalite,eylemler tahammül ürünü,eylemler nezaketsizlik yüklü,olağan dışı ve olağan üstü dalgınlık,yamalı tebessümler...


Varlığının sevincini serememiştim yüzüme;yokluğunun üzüncü de dökülemedi yüzümden. "Ya sorarlarsa"kaygısı,tetikte tutuyordu yine de tüm dalgınlığımı.Bahaneler üretiyordum."dizlerim ağrıyor"diyordum.Dizlerim ağrıyor...komikti!


Ve gerçek...bahsi geçen dizlerle vaktinde konuşulabilmişse,onların sonrasında kalp hükmüne maruz kalmaları da doğaldı.


Avutuyordum kendimi.Beni bir daha terk edemeyecekti.Ondan bir daha gitmeyecektim. Ve içime kurnaz bir rahatlık veriyordu,ayrılığının,ömrümün son ayrılığı olması. Oysa gelişimizdeki gitmeler'i karantinaya almıştık.Ters istikametimizdeki kullanıma geçme sevdası,hemen yürürlüğe koydu gidiş adımlarını.


Bir ayrılığın ilk günü yaşanılanların iyi taraflarını hatırlata biliyordu ama ilerideki çok günü,zaman'dan arınmış acımasızlığıyla beni bekliyordu!


Doğrudur bu şarkı...
http://fizy.com/#s/1ahrt4

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Benim en güzel şarkım sensin.

Belki ben her şeyi yanlış biliyorum, hayat böyle yaşanmamalı...

Yalnızlık iyidir, bir kere trip atmıyor.