Yaşadığımı, Beni öldürürken mi fark ettin?
Başkasını sevmen bana acı verir mi sandın? Sen beni de sevmemiştin ki zaten...
Çocuktum,öyle inanmıştım ki döneceğine.
Bir bana mıydı yollarının dikeni? Geç kalmalara bu denli aceleci oluşun,çocuk kalbimi kırmaların,beni senden almalarına izin vermelerin,hep bu yüzden miydi?
Adına sevmek denen yoksulluk muydu bana sunduğun;ihanetlerinin zenginliğinde?
Küfür küfür eserken ayrılık rüzgarı,bir bana mıydı hoşçakalların?
Bir sen kalmıştın oysa bana senden sonra...Senden öncem zaten seninle bitmişti.
Onsuzluk,sonsuzluktan daha sonsuz demiştim soranlara.Ne büyük aptallıkmış meğer.
Dedim ya çocuktum işte...Öyle inanmıştım ki döneceğine.
Ölüm uzun bir vedadır sevgili.Ve rüyalar uyumak için değil uyanmak için vardır.
Kes biletimi.Kendime dönüyorum ben.Kalbimin kırıklarını birleştirsem de eskisi gibi olmuyor nasılsa.
Sesime küstüm.
Yağmurlarımı tükettim.
Şemsiyeler ıssız kaldı.
Büyümeden yaşlandım ben.Hayat bana ilk gördüğüm insanların,ilk gördüğüm gibi olmadığını öğretti.
Büyük hayallerın kırıkları da büyük olur ama ne yapayım,yıldızlarda ancak kendini yakabildiğ sürece yıldızdır.
Allah'ım bana yaşattığın nasıl bir denge;ben onun için yanmaya bu denli hazır,o benden gitmeye bu denli teşne...
Hiç bilinmezli denklemim,ne garip değilmi aşkın nefreti kolaylaştırması?
Kendi yaramın yabancısıyım şimdi.Kalabalığım çok,insanım yok.İnsana insanla varılır oysaki.
Sensizlik değil giderken bıraktığın,düpedüz bensizlik!
Senden sonra "biz" olmadı bir daha.Varlığımdan yokluğunu çıkarınca geriye hiç kaldı.Ne peşinden koşabildim ne kendimde durabildim.Yine de hiç kimseye vermedim,bana verdiğin acıyı.
Yaz soğuğunu tanıdım senden sonra.Senden sonra,başka sonralar da oldu. Ama ben en çok seni bekledim senden sonra. Ne kadar çoğalsam,hep bir kişi eksik kaldı.Şimdi herkes biraz sen gibi ama kimse değil senin gibi...
Artık kendini bile ısıtamıyor,altı kısık kalbimin ateşi.Yazdım,yazdım,yaza yaza azaldım.Adam olamadı içimdeki çocuk.Kalbinin kilidini açacak anahtar kelimeler bilsem de hep figüran kaldım kendi filmimde.Bir ben etmedi senden kalanlar.Aslında ben hala benim de...Tanık bulamıyorum kendime. Yine de çalan her kapıya koştum belki benimdir diye...Kendimden yaptığım uçurumları armağan ettim kendime.Meğer sensizlik;düşerken kaybolmakmış uçurumun içinde.
İlikler bile düğmeler boş kalmasın diye varken, sen neden düştün yakamdan?
Çocuktum işte...Öyle inanmıştım ki geleceğine...
Keder yarışının galibi,mağlup olanlarmış.Yıllar sonra döndün mağlup bıraktığın yere.
İçimi dolduran ıssız boşluk,kalbimi ölü ele geçirişin ve geçmiş zaman bahçelerinde beni hala aynı çocuk zannedişin...
Her şey çok değişti sevgilim.Ben o zamanlar sana sen olduğun için ve olduğun şeye ihtiyaç duymadığın halde bile hastalıklı bir şekilde aşık olmuştum.
"Şimdi beni kendinden nasıl taburcu edeceksin?" diye sormuştum.
Ama artık çocuk değilim işte...Çok büyüdüm ben sensizlikte.
Bugün anlıyorum ki ;bire hiç eklemekmiş gelişin.
Haydi,şimdi güle güle...
Sana özgürlüğünü,pişmanlığının kölesi olman için veriyorum ve seni kalbimden taburcu ediyorum sevgili!
Ne oldu?
Hoşçakalamadın değil mi?
Çocuktum,öyle inanmıştım ki döneceğine.
Bir bana mıydı yollarının dikeni? Geç kalmalara bu denli aceleci oluşun,çocuk kalbimi kırmaların,beni senden almalarına izin vermelerin,hep bu yüzden miydi?
Adına sevmek denen yoksulluk muydu bana sunduğun;ihanetlerinin zenginliğinde?
Küfür küfür eserken ayrılık rüzgarı,bir bana mıydı hoşçakalların?
Bir sen kalmıştın oysa bana senden sonra...Senden öncem zaten seninle bitmişti.
Onsuzluk,sonsuzluktan daha sonsuz demiştim soranlara.Ne büyük aptallıkmış meğer.
Dedim ya çocuktum işte...Öyle inanmıştım ki döneceğine.
Ölüm uzun bir vedadır sevgili.Ve rüyalar uyumak için değil uyanmak için vardır.
Kes biletimi.Kendime dönüyorum ben.Kalbimin kırıklarını birleştirsem de eskisi gibi olmuyor nasılsa.
Sesime küstüm.
Yağmurlarımı tükettim.
Şemsiyeler ıssız kaldı.
Büyümeden yaşlandım ben.Hayat bana ilk gördüğüm insanların,ilk gördüğüm gibi olmadığını öğretti.
Büyük hayallerın kırıkları da büyük olur ama ne yapayım,yıldızlarda ancak kendini yakabildiğ sürece yıldızdır.
Allah'ım bana yaşattığın nasıl bir denge;ben onun için yanmaya bu denli hazır,o benden gitmeye bu denli teşne...
Hiç bilinmezli denklemim,ne garip değilmi aşkın nefreti kolaylaştırması?
Kendi yaramın yabancısıyım şimdi.Kalabalığım çok,insanım yok.İnsana insanla varılır oysaki.
Sensizlik değil giderken bıraktığın,düpedüz bensizlik!
Senden sonra "biz" olmadı bir daha.Varlığımdan yokluğunu çıkarınca geriye hiç kaldı.Ne peşinden koşabildim ne kendimde durabildim.Yine de hiç kimseye vermedim,bana verdiğin acıyı.
Yaz soğuğunu tanıdım senden sonra.Senden sonra,başka sonralar da oldu. Ama ben en çok seni bekledim senden sonra. Ne kadar çoğalsam,hep bir kişi eksik kaldı.Şimdi herkes biraz sen gibi ama kimse değil senin gibi...
Artık kendini bile ısıtamıyor,altı kısık kalbimin ateşi.Yazdım,yazdım,yaza yaza azaldım.Adam olamadı içimdeki çocuk.Kalbinin kilidini açacak anahtar kelimeler bilsem de hep figüran kaldım kendi filmimde.Bir ben etmedi senden kalanlar.Aslında ben hala benim de...Tanık bulamıyorum kendime. Yine de çalan her kapıya koştum belki benimdir diye...Kendimden yaptığım uçurumları armağan ettim kendime.Meğer sensizlik;düşerken kaybolmakmış uçurumun içinde.
İlikler bile düğmeler boş kalmasın diye varken, sen neden düştün yakamdan?
Çocuktum işte...Öyle inanmıştım ki geleceğine...
Keder yarışının galibi,mağlup olanlarmış.Yıllar sonra döndün mağlup bıraktığın yere.
İçimi dolduran ıssız boşluk,kalbimi ölü ele geçirişin ve geçmiş zaman bahçelerinde beni hala aynı çocuk zannedişin...
Her şey çok değişti sevgilim.Ben o zamanlar sana sen olduğun için ve olduğun şeye ihtiyaç duymadığın halde bile hastalıklı bir şekilde aşık olmuştum.
"Şimdi beni kendinden nasıl taburcu edeceksin?" diye sormuştum.
Ama artık çocuk değilim işte...Çok büyüdüm ben sensizlikte.
Bugün anlıyorum ki ;bire hiç eklemekmiş gelişin.
Haydi,şimdi güle güle...
Sana özgürlüğünü,pişmanlığının kölesi olman için veriyorum ve seni kalbimden taburcu ediyorum sevgili!
Ne oldu?
Hoşçakalamadın değil mi?
Yorumlar
Yorum Gönder