Kayıtlar

Aralık, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Benim en güzel şarkım sensin.

Bana kendini hatırlat çünkü ben unutkanım. Bildiğin İlhan İrem şarkılarına benziyorum özetle ''Sensiz ben yolumu bulamam'' o halde aşk ne kadar uzak kalabilir ki parmaklarına... Cümleler yakalamasa şarkılar yakalar. Şarkıda söylediği gibi ; ''Sen sustuğuma bakma, konuşmaya gücüm yok beni anla.'' Her şey anlamsız değil mi? Genimizde mutsuzluk var. Toparlanamıyoruz, bir kere geç kaldık ya yetişemiyoruz. Sadece bende değil ki bu çelişkiler, sende de var. Üzerimiz örtüsüz, müziğin sesi kısık, ben seni bağırmak istiyorum çağıramazken... Her şey bir yana, sen ellerimden yana, onlar anlamaz bizi çünkü kalp tersten yazıldığında plak, içinde şarkılar var ve benim en güzel şarkım sensin.

Adam yok bak, kapmışlar.

Uzun zaman önceydi... Sorular tüm ilişkileri tamamlayabilir miydi? Kıskanmak elde tutmanın bir yolu muydu? Seversin, alışırsın çünkü alışmaya geldin sen. Vazgeçmek, genel anlamda bir vazgeçmek bu. Hayata genel bir bakış gibi... Basit olaylar değil, mesele bir sevgili değil. Etrafımda çok güzel çok mutsuz kadınlar var. Güzellik mutluluk getirmiyor demek ki... Yetmez, ki zaten yetecek bir şey yok. Geçen gün olur olmaz düşündüm, düşünmeyen insanları... Bir insan neden umursamaz olur ki? Cool rolü yapan adam aptaldır mesela. Boktan insanlar var hayatında, benim gibisi bir daha gelmez. Havalıyım, bulamazsın biliyorum. Nelere sahip olduğundan çok, nelerin sana sahip olduğudur önemli olan. Ne zaman tam bir adam olabilirsin? Kimseye eyvallah etmediğin zaman. Ne zaman özgür olabilirsin, istediğin müziği dinleyebildiğin zaman. Çok mu kro oldun yoksa, bence olmadın. İsmail YK yı seviyorsan git onu dinle. Ben sevmiyorum mesela. Her eski sevgili bir mezar mıdır? Bu bir yazı değil aslında... Uzun za...

Oysa herkes kendini değerli sanar.

Bazen uykun yoktur ve uyumak yapacağın en son şeydir. İnsan uyuduğunda yok oluyor, o an başkasın ve varlığın korumasız. Hani sevseler seni uyurken anlamazsın ama korkutsalar korkarsın. Sevmek bu kadar mı zor hissedilir.  Duygusal olmanın d ışında neler yapıyorsun? Part-time aşık olamaya çalışıyorum ama olamıyorum. Oysa herkes kendini değerli sanar. Aşk ne kadar değerlidir bu kadar değeri taşıyabilir mi? Bir de şunu düşün mesela... Aramızdan iğne geçmesini bile istemezken, tren geçecek mesafeyle yürümemizin amacı ne? Sen düşün, ben uyurum... uyurken sever misin beni? Ya da hissettirebilecek kadar güçlü müsün? Seninde başkasında kaybettiğin bir mutluluk var mı? Üşüyorum battaniye yerini tutmuyor, ben elini tutmuyorum, geçinip gidiyoruz.

Çaresizlik.

Çaresizliğin en amansız olduğu yerdeyim şimdi İlk defa sevmenin tarif edilmez korkuları içindeyim Uykusuz gecelerin yorgun sabahlarında seni düşünüyor Ve korkularla yine sana doğru koşuyorum Hep aynı soru düşüncemde ya severse O zaman neler olabileceğini düşünmek korkutuyor beni İlk defa yenileceğimi anlıyorum Karşımda kendinden emin gözlerin, dudakların, ellerin bunu söylüyor bana Seni tanımadan geçen bütün yıllara lanet ediyorum Önceleri hiç bilmediğim adını, şimdi binlerce defa tekrarlıyor dudaklarım Gün oluyor bir tabloyu seyredercesine mutlu heyecanlarla doluyorum karşında Gün oluyor eski bir yunan heykelin ölümsüz güzelliğiyle büyülüyorsun beni Gözlerin gözlerime takılınca güçsüzlüğüm aklıma geliyor Beni sevmediğin sevmeyeceğin O zamanlar öylesine yıkılıyorum ki bilemezsin İnsan nasıl gökyüzüne baktığı zaman Bu sonsuz evren içinde küçük ve çaresiz bir yaratık olduğunu anlarsa Güzelliğinde bana aynı şeyleri düşündürüyor Gün oluyor mavilerde, gün oluyor kırmızılarda, gün olu...

Cümlelerin içinden birini seç.

İnsanlar hep insanlar sanki... İstisnalar var bazıları çok insan bazılarına kalmamış. İçlerinde başına ne gelirse gelsin ''Neden ben?'' diye soranlar var. ve neden sen olduğunun bir cevabı yok oysa... Düşünmek yetmez. İnsan nedenlerle yaşar  ama nedenlere hesap soramaz sadece sorduğunu sanar ve her konu karşındaki insana bağlı olarak istenilen tarafa çekilebilir. Şimdi sen insansın ya, sevmediğin şeyler var ve sevmediklerini anlatma tarzın. İşte burada insan oluyorsun zaten. Kendini başkası kadar güçlü sandığında... Oysa güçlü değilsin. Oysa o da güçlü değil ama sen güçsüzsün o güçsüz değil. Cümlelerin içinden birini seçmeli ve cebine koymalı insan. Her insan yapamaz bunu ama sen yaparsın. Onlardan değilsin sen, anlayışlısın, anlaşılabilirsin. İnsanın temeli sevmek, sevgiyle yaklaşmak ya da sevgiyle uzağında kalmak. Bazen sırf sevdiğinden yaklaşamazsın. Ateşsindir sen ve karşındaki bir kamyon dolusu tüpten farksızdır. İşte bu yüzden sen yanarsın, sevmek yanmaktır baze...

Öyle her istediğin olmaz.

Biraz düşünmek gerekiyor başlamadan önce. İnsan düşünmeden evet dediğinde hep yara alıyor ve yaralar kolay kapanmayan şeyler, nerede açıldığı en önemlisi… -Ben seni istiyorum. +Tamam ama neden? -Bilmiyorum. Bazen istenilen şey bir ilişki olsa bile insan nedenini bilmeyebilir. Nedensiz nereye kadar sürüklenebiliriz? Sevmek şarkılarda olduğu gibi mi? Nedensiz de sevilir mi? Biraz ruh meselesi biraz beden. İlk görüşte aşk diye bir şey var. İkinci görüşte aynı heyecan yakalanabiliyorsa ben ona aşkın başlangıcı derim. Aşk öyle kolay tarif edilecek bir şey değil. Sevgiden bahsetmiyorum bile. O gün ağlıyordu. Karşınızda ağlayan bir kız varsa; istiklal caddesinin ortasında dünyayı mahveden bir adam gibi görebiliyorsunuz kendinizi. O an hemen bitsin istiyor insan. Hani bazı şarkılar var ya bitsin istemeyiz bu da onun tam tersi işte… Ben onlardan olamazdım ve olmadım. Kalbim koş , kahvem soğuk olsun.

''Düşünüyorum öyleyse varım''

İkimizin şarkısı diye bir şey yok. Üçümüzün, beşimizin, yüzümüzün falan o şarkılar... Bizim sevgili olayına daha farklı şeyler katmamız lazım. uzun uzun bakışmak değil mesele ya da yıllarca sevmekten bahsetmiyorum. Onun için bir mektup yaz  mesela altına bir tarih at... Onu ne kadar sevdiğini anlat, neden sevdiğini anlat... Kavga ettiğinizde o mektubu oku, olmadı ona okut. hiç olmuyorsa beraber okuyun. Çok uzun şeyler yazmaya gerek yok. ''Düşünüyorum öyleyse varım'' kadar kısa olmasın. Seni seviyorum çünkü yazmasın o cümlelerde... ''Çünküleri unuttum senden sonra yazsın.'' ''Seni sevmek için çünkülere ihtiyacım yok'' yazsın. Anlamazsa baştan yazarsın, anlarsa baştan seversin. Giderse gidersin sakın kalma. Kalırsa öpersin saçlarından çünkü... Çünküler içinden sevmedin sen onu...

Sen hâlâ aşkı tanımlamaya çalış...

Ve ''bir kulunu çok sevdim'' dersin... hani hepimiz kuluz işte yok birbirimize bir üstünlüğümüz, standart hayatların zorunlu bekçileriyiz. Sanki ölmeyecekmiş gibi yaşıyoruz ve hepimiz birini diğerlerinden daha çok sevmek istiyoruz. Ama olm uyor öyle! Şarkıda söylediği gibi; ''bir kulunu çok sevdim o beni hiç sevmiyor.'' İşin içine İbrahim Tatlıses bile karışabilir bazen ve her leyi olan bir adam onsuzluktan ağlayabilir bazen. Tarifi mümkün değil sevip sevilmemenin. Sen hâlâ aşkı tanımlamaya çalış... Ortak yönleriniz yok ve demiyorum ki; seni seveni sevmek zorundasın, karşındaki seni anlamıyor ya en zoru o işte. Ben sevmiyorum seni, sevmek istemiyorum. Aslında seviyorum ama hayatımda olmanı istemiyorum yani bu sevgi tamamen hümanist bir yaklaşımdan kaynaklanıyor. İnsan ''Hayır'' diyebilmeli ve bencillik olarak gözükse bile, kendini düşünmeli. Kimse o mutlu olsun diye mutsuz olmak zorunda değil. İyi sevilmeler.. Bu arada hani Ümit Besen d...

Gelirsen hayır demem, öpüyorum gülüşünden.

Bazen bir kız çıkıyor karşına ben 3 kere aşık oldum diyor. Demek ki aşkın onda bir tanımı var bende yok. Eğer aşk uğrunda her şeyi feda etmekse benden aşık olmaz yok eğer aşk gözlerine bakarken fincandaki kahveyi soğutmaksa benden aşık olur . Aşkın tanımı yokmuş katılıyorum. Bizimki puzzle daki eksik parçayı bulup resmi tamamlamak gibi bir şey ama o resim bizim değil ışte. Gözlerin içimi ısıtırken, rüzgarın kahvemi soğutması dileğiyle...

Köprü altı kapkara suzan gel beni ara

Bazı şarkılarda aşık olasımız geliyor. İnsanın aşık olmak istemesi diye bir şey var. Onların sevgilisi var benimde olsun gibi bir şey değil bu. Bu biraz kalbin yalnız kalmasından kaynaklanıyor. Aşk sanki bir vitamin ve o vitamini, vücuda bi r şekilde sokmak lazım. Hani sabahları gelen günaydın mesajları mutlu eder yalan değil. Lise'de iken her sabah telefonuma 7-8 kızdan günaydınlı mesajlar gelirdi ve dünyadaki en kötü şeylerden biri, bir erkeğin çok kızlı bir hayata alışmasıdır. Hayatınızda ne kadar çok kız olursa kaybetme korkunuz o kadar azalıyor ve zamanla korku diye bir şey kalmıyor. Korku olmayınca insan sahiplenemiyor ve sahiplenemediğiniz bir kızı yanınızda tutamazsınız. İnsan ilişkiler konusunda çok fazla hata yapabiliyor. Bazen bir kız için bütün kızlardan vazgeçiyorsun ama bir kızı buna inandırmak bir hayli zor. Aşk geceleri uykulu uykulu konuşmaktır bazen. Sonra konuşacak bir şey kalmaz ve başa sararsın çünkü sesini duymak iyi gelir. Ben sen ya da o, aynı şeyleri fark...

Merhaba.

Aslında yazılarda mükemmel bir adamı oynamak kolay. Havalı yazılar, nutella tadında cümleler, salondaki üçlü koltuk falan... Dışarıdan bakınca her şey çok güzel görünüyor ama  Murat Boz 'un da söylediği gibi; ''Dışardan gördüğün gibi değilim,  bir kez olsun buradan bakmadın.'' Erkeklerden ya da kızlardan işin özünde insanlardan ne kadar çok şey beklerseniz o kadar çok üzülürsünüz. Kimseye ihtiyacınız olmadığı sürece her şey yolunda gider. Birine takılıp kaldığınızda zorlanırsınız. Aşk iki kişilik oynanan en zor oyundur Aşkta ihtiyacınız olan stratejiye satranç oynarken bile ihtiyacınız olmaz. Aşkı gelişi güzel yaşayamazsın. ''Ben yaşarım'' diyenler olur ama gelişi güzel olan aşkın gidişi güzel olmaz... //